Video

Transkript

Bu gördüğünüz yüz milyon dolarlık bir mega malikane

ve şu ana kadar muhtemelen inşa edilmiş en lüks ev

Bu evin yaşama koşullarını

altmış dokuz milyon dolarlık,

tsunamiye bile dayanabilen bir sanat evi,

içinde su parkı bulunan otuz milyon dolarlık bir saray

ve bir dolarlık, ev bile denmeyecek bir eve kadar

çeşitli evlerler karşılaştıracağız.

Daha çok baraka gibi.

Sonuçta bir dolar.

Neden bu evin fiyatı bir dolar?

Bir sonraki fırtınada bu ev muhtemelen su altında kalacak.

Yani elimden çıkarmak için bir dolar fiyat biçtim.

Yani bu berbat bir yatırım olurdu diyorsun, öyle mi?

• Evet, kesinlikle.
• O zaman anlaştık.

İşte bu.

Biraz tehlikeli.

Sence düşme ihtimalim nedir?

Epey yüksek.

Bunlar yerinden oynuyor.

O koltuk orada resmen hayatta kalma mücadelesi veriyor.

Açılır koltuğumuz, bir şiltemiz ve yarım zeminimiz var.

Evin içinden balık bile tutabilirim.

Hey, yakaladım.

Sadece yemdi. Üzgünüm.

Burada eğlendiğimizi gördükten sonra, sattığına pişman mısın?

Değilim.

Geri alman için iki dolar ödesem alır mıydın bu evi?

• Hayır.
• Pekala. Denedim.

Bir fikrim var.

Haydi bu evden çıkalım.

Videonun ilerleyen kısmında,

bundan yüz milyon kat pahalı bir ev göreceksiniz.

Ve bu değersiz eve bir daha asla ayak basmayı planlamadığımdan,

gelin biraz daha hoş bir yere gidelim.

Hoş demişken, şu an milyon dolarlık evdeyiz

yani bu evi alabilmeniz için milyoner olmanız gerekiyor.

Bir milyoner nasıl yaşıyor görelim.

İlk izlenimim buranın kendi evimden çok daha büyük olması.

Bir eve bir milyon dolar ödediğinizde büyükçe bir mutfağınız,

normal boyutlu dört yatak odanız oluyor

ama bununla da bitmiyor

Çünkü bu yatak odasında bir dolarlık evden daha büyük

bir banyoya açılan giyinme odası da mevcut.

Bu küvet devasa.

Bir doksan beş boyundayım ama rahatlıkla bu küvete sığabiliyorum.

Ama bu banyolar klozetle dolu olsa bile

Aman Tanrım!

..Bu evdeki en güzel oturak kesinlikle alt katta.

Şuna bak. Sinema odası bile var.

Dostum, bunlar masaj koltukları.

Dur, ne?

Her birinin iki kumandası var.

İki kumanda!

Sinema odası dışında bir de oyun salonu mevcut.

Bunların hepsinin milyon dolarlık bir evde olmasını beklemezdim.

Bu ev gerçekten bir harika.

Böyle bir evim olsaydı

çok daha fazla arkadaşım olurdu.

Ve son olarak havuz var

ve bu son derece gereksiz şelale de cabası.

Genel olarak burası yaşaması pek keyifli bir ev

ama tabii en zenginin de zenginini görmek için buradasınız.

O yüzden sırada, on beş milyonluk…

On beş milyon dolarlık ev var.

Dur, itmek mi gerek?

Aman Tanrım.

Yok artık!

Buraya ait hissetmiyorum.

GTA’da soymaya çalıştığımız evlere benziyor.

Manzarası inanılmaz.

Havuzu bir milyon dolarlık evden daha küçük

ama tüm L.A. ayaklarınızın altında.

İmdat!

Yardım edin!

Durun. Durun.

Içeri girin.

Yeni arkadaş lazım bana.

Haydi eve bir bakalım. Bu evin sahibi

geçimini sizce nasıl sağlıyordur?

NFT’yle

Bir avukat.

Bu adam hem 2017’de hem de 2021’de en iyi avukat seçildi.

Belli ki, ödüller bu evi almaya yetiyor.

Sanırım bize not bırakmışlar.

Sevgili MrBeast, ziyaretiniz için teşekkür ederim.

Verebileceğiniz en güzel hediyeyi verdiniz bana.

Çocuklarıma anlatacak bir şey oldu.

Ayrıca, lütfen evdeki sandviçleri yemeyin.

Benim için çok değerliler.

Ayrıca nesiller boyu ailemizden miras olarak geçti.

Tamamdır.

• Aşağı mı yukarı mı?
• Aşağı.

O halde aşağı.

Şimdi güzel görünmeye başladı.

Malikanenin alt katında

bir sinema salonu ve ayrıca özel spor salonu mevcut.

Bu koşu bandını çalıştırmak için şifre gerekiyor.

Altmış dokuz, altmış dokuz.

Altmış dokuz, altmış dokuz, değildir.

Misafir yatak odası, oturma odası ve ev sahibinin bizim için

bedava yiyecek bıraktığı bir bar da mevcut.

• Arkadaşlar, bir şey yemeden önce…
• Evet.

Ya bunları yediğimizde bize dava açabilmek için tuzak kurduysa?

Neyse, artık çok geç. Karl yedi.

Ayrıca yüzme havuzunun alt kattan mükemmel bir manzarası mevcut.

Evet.

Nolan çekim için arka planda yüzmeye çalışıyor.

Onu çekmeyi bıraktığımızı fark etmedi sanırım.

Yine mi?

Evet, bir kere daha dal.

Ve şimdi, inanılmaz bir manzarası olan ana yatak odasını görüyorsunuz.

Karl, buraya gel.

Kaçırdın.

Bir tane daha var.

Yine kaçırdın.

Oh, bekle. Nolan, tut onu.

Nolan, kırlentleri tut.

Kırlent atma artık.

Eğer aşağı düşerse bana dava açabilir.

Davalık olmaktan kaçmak için ülkenin öbür ucuna uçakla seyahat edip

Massachusetts’teki otuz milyon do arlık eve ulaştık.

Bu on altı yatak odalı konak dört ayrı binadan oluşuyor.

Ana binada

bir kaç oturma odası mevcut ama aralarındaki en güzeli

işte bu oda.

Çok ihtişamlı.

• Bu nedir?
• Oval Ofis.

Burada Benjamin Franklin’in “Zenginliğe Giden Yol” kitabını bulmak

hiç şaşırtıcı değil.

Hem ampülü bulup hem de kitap mı yazmış?

Şey, ampülü bulan Edison’dı, Ben Franklın değil.

O zaman Ben Franklin ne yaptı ki?

Bu kitabı okuyayım.

Ofisteki oturma odasını geçip

görkemli bir mutfağa ulaşıyoruz. Ev sahibi bize küçük bir hediye de bırakmış.

Bu evin sahibi mum üreterek zengin olmuş,

yani bize özel yapım MrBeast mumları yapmış.

Kumsal gibi kokuyor o.

Öyle.

Kumsalı muma nasıl koymuşlar ki?

Hepsi yetmezmiş gibi

Chandler ana binada bir şey buldu ki…

Bu çatıda golf bile oynanıyor.

For!

Ama bu evin en havalı yani bile değil bu.

Çünkü hemen yanında ithal arabalarla dolu bir garaj mevcut.

Bilgisayar oyunlarındaki garajları andırıyor burası.

Lamborghini üstüne Lamborghini var burada.

Yetişkinler için bir şeker dükkanı gibi.

En güzel yanıysa buranın iki garajdan yalnızca biri olması.

• Takip edin.
• Dahası mı var?

Dostum, burada öbür garajdan daha fazla araba var.

Vay canına!

Pekala. Buradan bir araba çalsak fark etmeyeceğine ikna oldum.

İnsan bu arabaları alırken ne der ki? “Merhaba, bundan üç tane istiyorum,” mu?

Bu kadar arabayı almak bile tam zamanlı iş gibi.

Köşede bir merdiven var. Bakalım nereye çıkıyormuş?

Dostum, burası araba gardolabı gibi.

Garajın hemen altında bir araba ordusu daha mevcut.

Ama paranın birazını da ışık düğmesine ayırsalarmış.

Yirmi araba var ama ışık yok.

• Yoksa ben…
• Yok artık!

Hayır.

Yok canım!

Demek ki o yüzden düğme yokmuş.

Ben de “kim otuz araba alıp elektrik masrafını karşılayamaz ki,”

diye düşünüyordum.

Yani, yanlış anlamayın. Bu evdeki

bütün odalar bir harikaydı.

Ama bu ev benim olsa sıradaki binayı herhalde hiç terk etmezdim.

İnanılmaz bu.

Aynen öyle.

Burayı her kim inşa ettiyse, nedense buraya kapalı bir tenis kortu yapmanın

iyi bir fikir olduğunu düşünmüş.

Evin içinde tenis oynadığımızı hatırlatmak isterim.

Ayrıca tenis nasıl oynanır hiç bilmiyorum.

Evet çete. Beni takip edin.

Ne? Yok artık.

İki katlı oyun salonu.

Buradaki oyun salonu,

bir milyon dolarlık evdekinin tam olarak yirmi katı.

Ve dahası da var. Vay be.

Dostum, burada ne ararsan var.

Pekala, bu evden çıkmak yok.

Evin içinde, bir basket sahasında ping pong onuyoruz.

Ve sayı… İlk denememdi.

Şimdi, otuz milyon dolarlık evin bütün özellikleri çok havalı

ama bu evi özel kılan şimdi göreceğiniz bu oda.

Bu evin en güzel yanını görmek için merdivenlerden çıkıyoruz.

Görmek istediğiniz şey işte tam burada. Şuna bakın.

Evin içinde su parkı bile var.

Sanki başka bir dünyaya geldik.

Dron’un ne kadar uzakta olduğuna bakın. Ve hala gidiyor.

Gidin eğlenin ama hiçbir şeyi kırmayın.

Anlaşıldı.

Kaydıraktan hep beraber kaymak üzereyiz.

Bu su parkının tadını çıkaracağız.

Sonraki evde görüşmek üzere.

Tek kötü yanı bu ev için ülkenin bir öbür yanına gitmemiz gerek.

Ama güzel yanıysa buranın kırk beş milyonluk bir mega malikane olması.

• Vay be!
• Aman Tanrım.

Bu gördüğüm en geniş ev olabilir.

Ne?

Bu görkemli şey nedir bilmiyorum ama güzel olduğu kesin.

Tahmin edebileceğiniz gibi,

bu evlerin fiyatı iyice artıyor.

Ben de evleri nasıl tarif edeceğimi şaşırıyorum.

Açıkçası, dilim tutuldu.

Ömrümde gördüğüm en güzel şey olabilir bu.

Ben de yardımcı olması için multi-bilyoner Mark Kubın’ı çağırdım.

• Nasıl gidiyor?

• Merhaba!

• Nasıl gidiyor dostum?

• Tanıştığıma sevindim.

Mark ayrıca basketbol takımı Dallas Mavericks’in sahibi olur.

Ve bu evde bir basket sahası olduğundan

doğal olarak biraz dikkati dağıldı.

• Ah, Jimmy atamaz.
• İşte sayı!

Karl’dan çal topu.

At hadi.

• Mümkün değil.
• Yapabilirsin.

Evet.

koş, koş, koş, koş. Yavaş ol dostum.

Evet.

İşte bu. Jack bu işi biliyor. Sende. Gönder. Maç bizim. Jake’s play wins.

Olamaz.

Evet!

Evet. Ezdin geçtin Jakers.

Şimdi, ter attıksan sonra Mark’a

evin geri kalanını gösteriyoruz.

Kırk beş milyon dolar eder mi bir soracağız.

Merak ediyorsanız, yüzmeye gitmedik.

Yüzmeye gitmiş gibi görünüyor olabilirim.

• Bu ev için ne kadar istiyorlar?

• 45.

• Sence değmez mi?

• Brentwood olduğu için.

Normalde yarısı eder.

Onlara Brentwood mu deniyor

Hayır, semtin ismi.

Ben de evde kullanılan ağaçtan bahsediyor sandım.

Ben de ahşap sandım.

İyiymiş. Buradaki banyo güzelmiş.

Banyonda koltuğun var mı senin?

• Evet.
• Gerçekten mi?

Evet.

Tamam. Mark’ın seviyesine ulaşmamız gerek.

O halde ilk yapmanız gereken şey ısıtmalı oturak almak.

O kadar mı?

• Oturduğunuzda hissetiğiniz o şey…
• Sıcaklık hissi mi?

Bence de.

Mutlu olmak için bilyoner olmaya gerek yok.

Sadece bir klozet ve ısıtmalı klozet oturağınız olması yeterli.

Evet, çünkü vaktimin çoğu orada geçiyor

Evet. Her ne kadar Mark buradaki tuvalette daha çok zaman

geçirmeyi istese de buradaki süremiz resmen dolu.

Bir sonraki evde görüşürüz.

Sıradaki evin fiyatı ne tesadüf ki

aynı zamanda benim en sevdiğim sayı.

Ve şu an bir kötü adamın

evini andıran altmış dokuz milyon dolarlık evdeyiz.

Gerçekten kötü adam havası var.

Senin evine kıyasla ne kadar büyük Miranda?

Benim evimden çok daha büyük.

Mümkün değil. Adresini verir misin?

Bu tuhaf görünümlü evin piyasada

altmış dokuz milyon dolara alıcı bulmasının sebebi evin ağzına kadar

dünyanın dört yanında paha biçilmez resimler ve heykeller barındırması.

Sanat eserlerinin fiyatını ekrana koyun .

biz de tahmin etmeye çalışalım Sence bu eser ne kadardır?

Yüz bin dolar diyorum ben.

• Sen ne diyorsun, Miranda?
• Ben de seksen bin diyorum.

Oh, onun evinde bunlardan vardı.

Evet, aynısı bende de var.

Gerçek fiyatı sadece siz biliyorsunuz.

Oh, dur. Bence bu güzel olacak.

Ben bir milyon dolar diyeceğim çünkü

tam olarak merdivenlerin yanında duruyor.

$450,000

• Çok net.
• Oldukça net.

Otuz milyon dolarlık evde

su parkı ve yüz adet araba vardı.

Burada yalnızca sanat eseri var.

Büyük kırmızı heykelimsi şey.

Sıradaki odada, hiçbir şeye dokunmamak için

otuz defa söz vermemiz gerekti.

Haydi buraya gelin.

Hiçbir şeye dokunmayın. Bu da nedir?

Bu tamamen analog özel yapım bir ses sistemi.

Yürürken müzik dinlememizi sağlayan ilk cihazlardan olan

Walkman’in yaratıcısı tarafından yapılmış.

Walkman bulan kişi olmanın gururunu taşımak

gerçekten çok etkileyici bir şey.

Ama bunun taşınabilir olduğunu sanmıyorum.

Haydi şu köprüden karşıya geçelim.

Aman Tanrım. Çok heyecanlıyım.

Bu evi tuhaf kılan bir başka özellik de

her nereye gidiyorsanız bu köprüleri kullanmanızın gerekmesi.

Ki sebebi de bu evin bir

ttsunamiye karşı dayanıklı olmasını sağlamak.

Yani, itiraf etmem gerek, bence çok havalı.

Evinize ulaşmadan tsunamiyi görebiliyor ve durdurabiliyorsunuz.

Manzarayı tamamlayan kısımsa yan komşunun arka bahçesi.

Her şey görünüyor.

Peki ya burada yaşayan adam yan

binadaki insana gizliden gizliye aşıksa?

Eski kız arkadaşı.

Romeo ve Juliet gibi. .

İçerideki son iki odayı da gördükten sonra

dışarıda bekleyen sürprize geçiyoruz.

Şuraya bakın.

Ne?

Fıstıklar.

Uçakların bu şekli çizdiğini farketmediniz mi?

Hayır.

Nasıl yapıyorlar ki onu?

Bu uçakları kiraladım ve ayrıca

Amerikanın her yerinde bin bilbord satın alarak

Feastables’in en lezzetli çikolata olduğunu herkese duyurmak istedim.

Hershey’s gibi ihtiyar çikolatarı yemeyin artık. Feastables modern bir çikolata.

Ayrıca, Cadılar Bayramında şeker dağıtabilmeniz

için gördüğünüz bu tüm mağazalarda

küçük boy Feastables satışa çıkacak.

küçük boy Feastables satışa çıkacak.

Cadılar Bayramında ezik görünmek istemiyorsanız

mutlaka Feastables’i trick-or-treaters dağıtın

Neyse ki şekerlerimizin fiyatları makul.

Peki fiyatı makul olmayan sizce nedir?

Sonuncu ev ya da

$139 milyon diyeliyim.

Muhtemelen dünya üzerindeki en lüks ev, bir mega malikane.

Bu üç bin beş yüz metrekarelik

malikane diğer evlerde görmediğiniz özelliklere sahip.

Gece klübünden bir TRex’e ve

tamamen robotik araba asansörüne kadar. Bu ev gerçekten aklınızı alacak.

Ve bu ev turunu daha da özel kılmak için Justin Timberlake.’i çağırdık.

Keyifler nasıl, çocuklar?

Burası Justin’in evi ve bize bu turda rehberlik edecek.

Hayır.

Aman Tanrım.

Sen ömründe hiç böyle bir manzara gördün mü?

• Büyüleyici.
• Evet, dostum, siz gerçekten…

Özel efekt harika olmuş. Gerçek görünüyor.

“İlk on’uma girer,” der gibi bir hali var.

İlk beş diyelim.

Bu malikanenin büyüklüğünü tarif etmek gerçekten zor.

On iki yatak odası ve on yedi banyolu bu üçlü katlı malikanenin

her katından mükemmel bir Los Angeles manzarası görülebiliyor.

Her evi mutfağıyle test ederim. Minimalist mutfak.

Bunları test ederken, nasıl hissediyorsun?

Şey, devam edelim.

Bu turun sonunda bu

eve yüz bin ödemeye değer mi öğreneceğiz.

Beğenirse ev hazır bekliyor.

Direkt nakit, dostum.

Bu evdeki her şey dünyada bulunan

en pahalı malzemelerle inşa edilmiş.

Mesela, bu duvarlarda

İtalya’dan ithal edilmiş ender bir mermer çeşidi kullanılmış.

Bence siz bu evde tam olarak

ne kadar mermer kullanıldığını hesaplasanız iyi olur.

Yani… Özel yapım bunlar.

Evet. Bu evin hiçbir yerinde alçıpanın esamesi bile okunmuyor.

Alçıpan mı?

Çok güzel bir avizeymiş.

Bu avize bir milyon dolar değerinde.

Ve ağırlığından dolayı tavan

bile artık dökülmeye başlamış.

Bunun sonu yok.

Bir milyon olduğunu söylememiştin. O avizeyle oynuyordum.

Bu evde toplam değeri altı milyon dolar olan avizeler var ve

aşağıdaki odalar gördüklerimizden daha da güzel.

Burada resmen ikinci bir ev var.

Buraya bir gelirsen dostum.

Burası resmen derin dondurucu.

Beni buraya mı kilitleyeceksiniz?

Lütfen yapmayın.

Peki, burası ne odası şimdi?

Odalarla ne yapacaklarını şaşırmılar.

Yüzde elli ihtimalle burada kilitli kaldık

çünkü bu kapının kolu yok.

Olamaz. Sorun yok.

Kolu olsa zaten komik olurmuş.

Yüzündeki ifade.

Gerçek bir dinozor mu?

Şimdi evdeki dinozoru gördükten sonra evi alasın geldi mi?

Hala emin değilim.

Ne?

Burası soyunma odası mı?

Bu evin şu an bir sahipi olmadığından

dolaplara, parası burayı almaya yetecek

insanaların isimlerini yazmışlar.

Warren Buffett’s 80 bilyon var, Ellison’s , 50 bilyon var.

Bezos 100 bilyon.

Chandler, senin ismin neden yok?

Pekala, hadi arabalara bakalım.

• Nolan, poz mu veriyorsun?
• Sadece oturuyorum.

Ev sana çok yakıştı bence.

Teşekkürler.

Aklımdan geçen de oydu. Aklımdan geçen de oydu.

Peki. Tebrik ediyorum.

Nolan şimdi montaj odasına gidip bu kısmı ekleyecek.

Bu iki buçuk milyon dolarlık araba asansörü bu evin en acayip özelliklerinden biri.

is one of the most insane features in the whole house.

Tabletten hangi arabayı sürmek istediğinizi seçiyorsunuz

ve asansör arabanızı garajın içine taşıyor.

Aklından geçeni biliyorum.

Sorun şu ki, burada sadece

• altı Lamborghinis and…
• Evet… Doğru.

var ama sana on arabalık yer lazım.

Aynen.

Ayrıca bu evdeki sinema salonu

herhangi bir evde gördüğüm en büyük sinema salonu diyebilirim.

Neredeyse gerçek bir sinema salonu gibi.

Bu gördüğümüz en güzel sinema salonuydu

Üstelik koltuklar da açılıyor.

Evet, bebeğim! Altı üstü yüz milyon dolar.

Şuraya bak, Jimmy. Dur, masaj düğmesine bas..

Ben hallederim.

Hiç ihtiyacım yok.

Bu koltukta o özellik yok. İşte, düğme. Bir bakalım.

Benim düğmem nerede?

Evet, Chandler masajı bir test et.

Aman Tanrım. Çalışıyor.

Tek masaj koltuğu bu olamaz değil mi?

Dostum. Bu harika.

Dostum, bunların sorunu ne?

Pekala, üst kata çıkalım.

Burası ana yatak odası.

Oh, o tarafta da banyolar var.

Olur da on kişiyle duş almak istersen diye.

Artık alabilirsin.

Tam benlik, dostum.

Küvete ikinci bir kişi giremez,

yani yalnız girmen gerek.

Ama duşa bir orduyu sığdırabilirsin.

• Tabii, istediğin buysa.
• İstiyor.

Ve şimdi, evin en güzel kısmı, yani havuzu…

Bu evin fiyatının yüksek olmasının asıl sebebi.

Düğmeye basıyorum.

Oh. Ekran mı o?

Aşırı derecede büyük

Ve yavaş.

• Heyecan veriyor ama.
• Evet, evet.

Dramatik bir etki yaratıyor.

Yani…

Tam hava atmalık.

Harika bir L.A. Manzarası.

Ekran koruyucunun da L.A. olduğunu düşünsene.

Bence öyle.

Burası Downtown L.A.

ve Burası Downtown L.A.

Bilgin olsun. Karl’ın boyu bir doksan beş.

Evet. Aşağı yukarı öyle bir şey.

Ekranın ona kıyasla ne kadar büyük olduğuna bak.

Pekala, Justin. Artık evi gördün.

Bilmemiz gerek.

Elbette yüz bin dolar nakitin dışarıda hazır bekliyor.

Doğru.

Bu evi alacak mısın?

• Nolan gömleği de hediye.

• Gömleğimi beğenmedin mi?

• Gömlek yanında hediye mi?

• Evet.

Ben varım. Peki gömleği yırtan ayı da fiyata dahil mi?

Yok. Hayır!

İşte bu!

• Dur, dur.
• Neden?

Umarım keyifle izlemişsinizdir.

Görüşmek üzere.

$139,000,000 evi satın almak isterseniz.