Video
Transkript
Evrenin temel özellikleri ne?
Bu soruya cevap verebilmek için insanlar, kendice cevaplar üretti.
Tutan hikayeleri tuttu, tutmayanları attı.
Ancak öğrendikçe işler daha ilginç ve karmaşık bir hal aldı.
Bazıları öyle yerlere geldi ki, ne hakkında olduklarını anlamak bile güç, örnek: Sicim Kuramı
Her şeyin özelliğini anlatan çok ünlü ,tartışmalı ve çoğunlukla yanlış anlaşılmış bir hikaye.
Niye peki böyle bir hikaye geliştirdik. Bahsettiği doğru mu, yoksa kenera atmamız gereken bi fikir mi?
Jenerik Özetle - Kurzgesagt Çeviren: Doğa Poyraz Tahan
Evrenin özelliklerini anlayabilmek için, çok çok derinlere baktık ve gördüklerimize hayran kaldık.
Tozlar arasındaki inanılmaz manzaralar, değişik mahlukatlar müzesi
Karmaşık protein robotları, temelleri çok daha küçük şeyler. atomlardan bile
Onların geriye kalan son katman sandık
Ta ki onları çok sert bir şekilde çarpıştırıp bölünmelerini sağlayana kadar
temel parçacıklar
Ancak şimdi bir soruna çattık. Artık o kadar küçük şeylerle karşı karşıyayız ki gözlemleyemiyoruz.
Düşünün biraz, Gözlemlemek nedir? bir şeyi görebilmek için, ışığa ihtiyacımız var bir elektro manyetik dalgaya
Bu dalga bir yüzeyden seker ve göze gelir
dalga çarğtığı cisim hakkında bilgi taşır, bunuda beynin yorumlar ve şekiller oluşturur.
Yani bir şeyi yansıması olmadan göremezsiniz.
Görmek dokunmak gibidir. pasif olarak değil aktif bir şekilde yapılır
Bu bir çok şey için sorun oluşturmaz
Ancak parçacıklar çok çok küçükler
O kadar küçük ki görmek için kullandığımız elektro-manyetik dalgalar
onlara dokunmak için çok büyükler. Görülebilir ışık onları es geçer gider
Bunu daha küçük elektro-manyetik dalgalar yaratarak çözebiliriz
Ancak daha fazla dalga daha fazla enerjilidir
Yani yüksek enerjili dalgalar ile parçacıklara dokunduğumuzda, dalga parçacığı değiştirir
Değişmiş bir parcağı gördüğümüzden de tam olarak onu ölçemeyiz
bu olay o kadar önemli ki bir ismi bile var
Heisenberg Belirsizlik İlkesi, quantum mekanizmasının temeli
Peki, bir parçacık nasıl gözükür, özellikleri nelerdir?
Bilmiyoruz
Çok dikkatlice baktığımızda etki alanını fark ediyoruz ama parçacığın kendisini değil
Var olduklarından eminiz ama
Peki durum böyle ise nasıl bir bilim yapılabilir bunlar üstüne?
İnsan olarak her zaman yaptığımız şeyi yaptık ve hikaye uydurduk: matematiksel bir kugu
Nokta parçacığının hikayesi
Karar verdik ki, parçacık uzayda bir nokta
Her elektronda belli miktar elektrik ve kütle yüklenmiş birbirinden farksız birer noktalar
Böylece, fizikçiler onları tanımlayabildi ve etkileşimlerini gözlemledi
Buna Quantum alan kuramı deniyor ve bir çok sorunun çözümü
Standart parçacık modeli bunun üstüne kuruldu ve bir çok şeyi çok iyi tahmin ediyor
Elektronun bazı quantum özellikleri aşırı keskin bir şekilde test edildi
Parçacıklar bir nokta değilken onlara öyleymiş gibi davranmak bize evrenin fena olmayan bir resmini veriyor
Bu sadece bilimin gelişmesine değil günlük hayatta kullandığız örneklerede hayat verdi
Hala çok bir sorun devam ediyor ama : Yer Çekimi
Quantum mekanizmasında güç belirli parçacıklar üzerinde taşınıyor
Einstein’ın izafiyet kuramına göre
Yer Çekimi diğerleri gibi güç değil.
Evren bir tiyatro olsaydı parçacıklar oyuncular, yer çekimide sahne olurdu
Basitçe, yer çekimi bir geometri kuramı
Uzay-zaman’ın mesafelerinin geometrisi. Ki bunu mükemmel bir şekilde ölçmemiz gerekiyor.
Ancak quantum dünyasında ölçümün mükemmel olamamasından ötürü
Yer çekiminin anlattığı hikaye ile quantum mekaniğinin farklı
Fizikçiler olaya başka bir parçacık ilave ederek çözmeyi denediler
ancak ellerindeki matematik bitti ve bu da çok ciddi bir sorun
Eğer Yer çekimi ve quantum mu bir evlendirebilirsek elimize nur topu gibi bir her şeyin kuramı geçecek
Bundan dolayı çok akıllı insanlar yeni bir hikaye çıkardılar. Sordukları şey, noktadan karmaşık ne var?
bir çizgi ya da sicim
Sicim kuramı böylece dünyaya geldi
Peki sicim kuramını bu kadar şık yapar nedir?
Kuram; farklı parçacıkları sicimler üzerinde olan titreşimler olarak tanımlıyor
Nasıl kemanda ki farklı titreşimler farklı notalar çıkarıyorsa sicimlerde farklı parçacıklar üretiyor
En önemlisi ise buna yer çekimide dahil
Sizim kuramı evrende ki her gücün birleşeceğini vaat ediyor
Buda çok büyük bir heyecan ve şişirmeye neden oluyor. Sicim hızlı br şekilde mümkün teorilere mezun edildi.
Malesef sicim kuramı bir çok sorunla birlikte geliyor.
(dil oyunu yaptı)
Matematiğinin bir çoğu tutarlı bir sicim kuramı ile başlıyor.
Ancak bu bizim 3 alansal boyutumuz ve 1 geçişsel boyutumuzla (zaman) ile örtüşmüyor
Sicim teorisinin çalışması için 10 boyut gerekiyor. Yani sicim kuramcıları deneylerini 10 boyutta yapıp
geriye kalan 6 taneden kurtulmaya çalışıyorlar
Ancak bu zaman kadar yapan olmadı ve herhangi bir tahmin henüz deney yolu ile kanıtlanamadı
Yani sicim henüz evrenin özelliklerini gösteremedi
Şimdi bir çıkıp hiç de bir işe yaramıyor bu canım diyebilir
Bilim sadece deneyler ve tahminler ile ilgilenir, onlarıda yapamayacaksak, neden sicimle uğraşalım ki?
Aslında olay nasıl kullandığımız ile alakalı
Fizik matematikten temellenir, 2 artı 2 4 eder
Bu nasıl hissedersen hisset böyle ve matematikte sicim işe yarıyor
Bundan dolayı sicim hala yararlı
Düşünün, büyük bir seyir gemisi inşa edicekseniz ancak elinizde taka planları var
Çok farklılıklar var: motordur, ha maddedir, büyüklüktür.
Ancak temelde ikiside aynı şey: yüzen şeyler
Takayı anlarsan seyir gemisi yapmak içinde birkaç şey çıkarabilirsin
Sicim kuramı ile bazı quantum sorularını cevaplayabiliriz.
Öyle sorular ki yıllardır fizikçilerin aklında örneğin:
kara delik çalışma prensibi veya bilgi çelişkisi
Sicim kuramı bizi doğru yöne yönlendirebilir
bu kafa yapısında baktığında kuram Kuramsal fizikçiler çok önemli bir araç
haline gelir ve onlara yeni şeyler keşfetmede yardımcı olur
bazense ilginç matematik yöntemlerine
Belkide Sicim kuramı her şeyin kuramı değil
ancak tıpkı noktasal parçacığın olduğu gibi
çok yaralı bir hikaye olabilir
hala gerçekliğin özelliklerini bilmiyoruz
ancak her geçen gün farklı hikayeler üretiyoruz.
Ta ki umarız ki bir gün bulana dek
Bu video İsviçre Ulusal Bilim Kuruluşu tarafından desteklendi. Tavsiyelerinden dolayı Alessandro Swan Drainie’ye teşekkürler
Çeviren: Doğa Poyraz Tahan