Video
Transkript
Yiyecekler muhtemelen hayatta olmanın en iyi yanı.
Başka hiçbir bedensel zevk her gün defalarca keyfi sürülüp yenilğini korumuyor
Bu bir kültür ifadesi,ebeveynlerimiz seviyor,bir huzur ve kutlama anlamına geliyor.
Bu yüzden ani iklim değişiklğiyle savaşmak için neyi ve nasıl
yememiz gerktiğini değiştirmemiz söylendiğinde sinirimize dokunuyor.
En lezzetli yemeklerden biri olan et en kötü üne sahip
Konunun tek başınıza düzgünce araştıramayacağınız kadar zor olması
ve tartışmaların cabucak duygusal boyuta geçmesi yarar sağlamıyor
ama şüphesiz bilim bize bir cevap verebilir.
gerçeklik ise:şey,biraz karışık.
Ete karşı çokca kullanılan 3 iklim argümanına bir göz atalım;
ve neler oluyor görelim
WIKIPEDIAYA GÖRE:Yayınım ya da emisyon, bir materyalin yüzeyinin nispi olarak radyasyon ile enerji yayma yeteneğidir. Ayrıca emisyon,
aynı sıcaklıkta, belirli bir materyalin yaydığı enerjinin, bir kara cisim tarafından yayılan enerjiye oranı olarak da ifade edilmektedir.
Özetle Kurzgesagt Altyazı çevirmeni:Talha Bekir Çetin
BİR:
DİYETİMİZ CİDDEN İKLİM DEĞIŞIKLIĞINDE O KADAR BÜYÜK ROLE SAHIP MI?
Yayılıma sebep olmadan milyarlarca insanı beslemek imkansız.
Bir gün karbon yaymayan traktörlerimiz,yenilenebilir enerjiyle çalısan ocak ve
buz dolaplarımız, yemeğimizi taşımak için elektrikli kamyonlarımız olsa bile;
Hala kaçınılmaz yayılımlar var
Pirinç metan yayıyor
Ekinlere ve meralara yer açması için ormanlarımızı kesiyoruz.
gübreleyiciler ve tezek kullandığımızda azot oksit yayıyoruz.
Dünya çapındaki gıda üretimi tüm insan yapımı
sera gazı yayılımlarının %26sı kadarından sorumlu.
Yemek bir seçenek olmadığından bu da çok talihsizce.
%26 kulağa o kadar kötü gelmezken,
Bugün yayılımın diğer bütün kaynkalarını söndürsek bile yiyeceklerdeki yayılım oranı
tek başına karbon bütçemizin tamamını 2100 yılına kadar kullanacağı anlamına geliyor.
yani ne kadar evirip çevirsek de iklim değişiklğinin gerçek öncüsü yiyecekler.
yine de farklı yiyecek ürünlerinin yayılımı çok değişkenlik gösteriyor
bu yiyecekler karbon ayak izlerini ayrı ayrı karşılaştırdığımızda nasıl görünür?
Yemeğin iklime etkisi çoğunlukla yaşam döngüsü değerlendirmelerine dayalı:
üretimden nakline paketlenmesinden kullanımına ve atık yönetimine
kadar bir ürünün tüm ömrü boyunca her yayılımına bakan bir analiz
bugüne kadar ki yaşam döngüsü değerlendirmelerindeki en
detaylı meta analizinde Biftek yayılımları en öne çıkıyor
ortalama olarak bir kilo biftek 71 kilograma denk karbondioksit yayıyor
kuzu da aynı zamanda 40 kilogram ile yükseklerde bulunuyor
Domuz 12 kilo,kümes hayvanı 10 kilo yayıyor.
en dipte bolca bitki özlü yemek var.
örneğin patates etten %150 oranında daha az yayılım yapıyor
Yiyeceklerin en önemli yönü ağırlığı değil gerçi
en önemli yönü besin yoğunluğu.
bir kilo biftek sizi bir kilo patatesten daha çok hayatta tutar.
yani yayılımları kalori veya protein başına kıyaslarsak sıralama nasıl değişir?
Çok da değişmez.
Hayvan proteini hala çevre için en maliyetlisi ve ayrıca
et ve kuzu kalori başına yayılımda çizginin dışındalar.
ama bu adil mi?
her şeye rağmen her biftek aynı değil.
doğal yetişenden mandırada yetişene kadar hayvan yetiştirmenin bir sürü yolu var.
en kötü biftek 100gram protein başına 105 kilo yayılımla geliyor
en iyisi sadece dokuz kiloyla
On kat fark var
Buna karşılık,Diğer yiyecekler özellikle bitki
bazlı olanlar daha dar bir yelpazeye sahip.
yine de en iyi et en kötü bitkiden bile daha kötü
Tamam ama bu umut verici görünüyor
Doğru eti alıp yayılımlarımızı düşürebilir miyiz?
Belki ayak izimizi azaltmak için yere üretilmiş et alabiliriz.
İKİ:
YEREL YİYECEKLER ALMAK GERÇEKTEN ÖNEMLİ Mİ?
Böylesine çizginin dışında kaldığından biftekten bahsetmeye devam edelim.
Yerel satın alarak paketlemeden ve taşımacılıktan
oluşan yayılımlardan kaçınmaya çalışıyorsunuz.
ama ortaya çıkıyor ki: Bunlar bifteğin toplam
yayılımının %0.5’ten %2’lik kısmına sorumlu.
Aslında paketleme ve taşıma bir arada sadece yiyecek yayılımlarının %11’inden sorumlu.
Neredeyse tüm taşıma yayılımları sizin bölgenizdeki market ve dükkanlara
bölgesel seyahatle mal değıtılırken son bir kaç kilometrede üretildi.
Uluslararası yiyecek taşımacılığı çoğunlukla
gemilerle yapılır ki bu da inanılmaz derecede verimli
Örnek olarak:1 kilo avokadoyu güney amerikadan avrupaya nakletmek taşıma
yayılımında toplamda 2.5 kilo civarlarında olmak
üzere 300gram oranında karbondioksit üretir
Bu arada yerel kasabınızdan aldığınız bir kilo et
en az 18 kiloya denk karbondioksitle size gelecek.
Yani uzun mesafelere nakliyat yapıldığında bile, neredeyse bütün bitki bazlı
yiyecekler yerel üretilen hayvansal gıdalardan daha az yayılıma neden olur.
peki,taşımacılık büyük bir rol oynamıyorsa o zaman etten
oluşan muazzam miktarlardaki yayılımlara ne neden oluyor?
Biftek yayılımlarının şimdiye kadar ki en geniş payı hayvanlar
tarafından direkt olarak metan yayılmasından oluşuyor.
Karbondioksit atmosferde yüz yıllarca kalırken metan ise sadece 10 sene kalıyor
ama bu kısa sürelerde oldukça güçlü
Neticede metan çoktan şimdiye kadar ki insan yapımı
küresel ısınmanın %23 ila %40lık oranına neden old
Bunun tam olarak ne kadar kötü olduğuna dair tartışmalar
var ve bu konuda çok derine inmek istemiyoruz
ama işlerin gidişatına bakarsak fazladan oluşan yayılımların hiçbiri iyi değil
Yine de tüm inekler aynı derecelerde geğirip gaz çıkarıyor
Etin yayılım yelpazesini ne açıklıyor?
BİR KAÇ ŞEY VAR:
Etin süt ineği sürüsünden ya da et üretimine adanmış sürüden gelmesi fark yaratıyor.
Dünyanın %44lük oranındaki bifteği süt ineklerinden
geliyor,karbon ayak izlerini süt ürünleriyle paylaşıyor.
Süt inekleri daha kaliteli yemler yemeye meğilli bu da
onları daha hızlı büyütüyor ve daha az metan yayıyorlar
Çoğrafya da bir role sahip çünkü hangi
hayvancılık yönteminin mümkün olduğunu belirliyor
Açık ara en kötü etken çiftlikler için ormanların kesilmesi.
Bu sadece bitki örtüsüne bağlı karbondioksiti
serbest bırakmakla kalmıyor ayrıca toprakta depolanan
karbondioksiti serbest bırakarak gelecekte
yeniden depolama özelliğini ortadan kaldırıyor.
bu yön bifteğin ne denli yayılım yelpazesi olduğunu hesaplıyor.
En kötü yayılım özellikle Brezilyada çiftliklerin
çiftlik arazisi için yağmur ormanlarını yakıp kül etmesi.
Günahkar bir gerçek saklı burada
Ne kadar hayvan acı çekerse iklim değişikliği
açısından o kadar iyi çünkü daha verimliler
Daha az alan kullanıyorlar,yiyecekleri doğrudan
onlara geliyor ve bu yüzden daha hızlı büyüyüp
yürüme gibi eylemlerle enerji harcamıyorlar.
Hiç otlaklarda gezme şansı olmayan sığırlar bazen iklim için yağmur
ormanında huzur içinde otlanan sığırlardan daha az tahrip edici olabiliyor
Ama inekleri bu kadar şeytanlaştırmak gerceklikten biraz kopmak değil mi?
Bu hayvanların otlandığı bazı araziler zaten ekin ekmeye o kadar da uygun değil.
Otlaklarda otlanarak bizim sindiremeyecğimiz
şeyleri sindirip yiyecek haline getirebilirler.
Hayvancılık yapmak kullanılmamış şeyleri kullanmak için akıllıca bir yol değil mi?
ÜÇ:
SIĞIRLAR GENELDE BİZİM TARIM VEYA BAŞKA ŞEYLER İÇİN KULLANAMAYACĞIMIZ YERLERİ KULLANMIYOR M?
Dünyanın buzdan ve çölden arınmış %50si tarım için kullanılıyor.
Tüm Amerika kıtası+Çin kadar bir alan’a eşit bir alan demek bu.
Tarım için kullanılan alanların yarısı hayvanlara adanmış durumda
Çoğu otalk,ki bunun %65i tarım arazisine dönüştürelemez.
Yani hayvanları otlatmak o alanları kullanmak için verimli bir yol.
zaten her halükarda orada insan yiyeceği yetiştiremiyoruz.
Bir kaç dikkat edilmesi gereken şey var gerçi.
İneklerin işe yaramaz otları bifteklere dönüştürme fikri güzel gelirken
Bu bir pazarlama yalanının parçası
Çok büyük olmasına rağmen,otlaklar üstünde yaşayan
geviş getiren hayvanları tek başına destekleyemez.
Global olarak,otlatma sistemleri biftek ürtiminin %13’ünü sürdürüyor.
Yani %100 Otla beslenmiş hayvanlara geçseydik
basitce çok daha az biftek yememiz gerekirdi.
Tamamen ota güvenilseydi Amerika’da et üretimi %70 oranında düşerdi
Et için yüksek talebi sürdürebilmemizin tek yolu
ekin yetiştirip onları sığırlara yedirmemiz.
Ve tavuklar ve domuzlardan bahsetmedik bile,ki bu canlılar tamamen yem bitkisi yiyor.
Bu yem talebi yüzünden,dünyanın tahılının neredeyse
yarısı direkt insan yiyeceği olarak kullanılıyor.
%41i hayvanlara yem oluyor
aynısı soya için de geçerli.
Soya üretimi için Amazonun ormansızlamşası hakkında denilecek çok şey var
Ki bu da bize soya sütünü ve tofuyu düşündürtüyor.
Ama sadece global soya üretiminin %19’u doğrudan insanlara gidiyor.
%77si kadarı hayvanları beslemek için kullanılıyor.
Ayrıca ekin olmadan arazi olması otomatikmen ekolojik açıdan işe yaramaz değil
Etsiz bir diyet iki milyar hektarlık araziyi,
Vegan bir diyet ise üç milyar hektarlık araziyi boş bırakırdı.
Bu alanları orman yetiştirmek ya da vahşi otlakları onarmak için kullabiliriz.
Basitçe atmosferdeki karbondioksiti emebilecek her şey için.
Eğer 3 milyar hektarlık araziyi kullanırsak yıl
başına 8 ton karbondioksiti havadan temizleyebilir.
Karşılaştırma için:Şu an yıl başına 50 milyar tona denk karbondioksit yayıyoruz.
Bu vegan bir diyet uygulayarak %16lık yayılımdan kurtulabileceğimiz anlamına geliyor.
TAMAM,ÖZETLEMEK GEREKİRSE:
Yiyecekler yayılımın eb büyük öncüsü
Et ama özellikle biftek yayılım konusunda en kötü yiyecek.
Tükettiğiniz ürünlere kıyasla yerel ürün almanın
çok büyük yiyecek yayılımlarına bir etkisi yok
Konu bifteğe geldiğinde bazen otla beslenen sığırlar
daha fazla alana ihtiyac duyduğundan verimsiz olabilir.
Dünya üzerindeki en çevre dostu bifteği bulsanız bile
Hamburgeriniz yine de vejeteryan hamburger etinden
daha yüksek ölçüde karbon ayak iziyle masanıza geliyor.
Bu bilgiyle ne yapmak istediğinize kendiniz karar verebilirsiniz.
Hatta bir değişiklik yapmaktan bir karar uzaktasınız.
Yeni yetenekler öğrenmeye başlayıp yeni hobiler edinebilirsiniz.
Size kalmış.
Keşke o ilk adımı atmak o kadar zor olmasaydı.
Biraz daha kolaylaştırmak adına sizin için bir şeyimiz var.
Skill Share’in büyük hayranıyız.
her yetenek seviyesinde binlerceders,illusturasyon,animasyon,film
ve video gibi binlerce yaratıcı ders sunan Online eğitim topluluğu
Herkes için bir şey var yani.
Yıllık premium üyelikle tüm derslere sınırsız erişim aylık 10 dolardan daha az
Açıklamalardaki link’e ilk tıklayan 1.000 Kurzgesagt
izleyicisine 1 aylık deneme üyeliği hediye ediyoruz.
Skill Share’le çalışmaya başladığımızdan beri
siz;izleyicilerimiz 100.000 Saatin üzerinde ders dinlediniz
Animasyonlarımızı nasıl yaptığımıza dair 3 videomuz da dahil.
bu derslerde projeyi, katmanları nasıl
ayarlayacağınıza dair her basit şeyi öğreneceksiniz.
Ama ayrıca zamanla ve aletlerle nasıl calıştığımızı göreceksiniz.
Tipik Kurzgesagt tasarımlarını yeniden yapmayı öğrenecek
ve animatörlerimizin iş sürecine ufak bir göz atacaksınız.
Hep animasyona merakınız olduysa bir deneyin deriz.
Ama sizi heyecanlı hissettiren ve yeni fikirler
üretmenizi istettiren her şey harika bir ilk adım.
Yeni yeteneklerle yaratıcı olmak ve Kurzgesagt’ı
desteklemek istiyorsanız bir şans verin.
Hey
şşşt
Hala bir kaç tane parıl parıl takvim var elimizde
Bu yılın takvimi bir çok unutulan dinazoru ve diğer canlıları göz önüne cıkarıyor.
Yani kalan bir kaç kopyadan birini alın ve
ister sevdiklerinizi ister kendinizi mutlu edin.
Desteğiniz için çok teşekkürler!.
Kurzgesagt’a Abone olmayı unutmayın Altyazı çevirmeni:Talha Çetin Umarım sen de bunu görüyorsundur.
Daha fazla yenilik ve eğlence için bizi buralardan takip edin: