1-100 Yaş Grubu 500.000 Dolar İçin Savaşıyor | MrBeast

🎁Amazon Prime 📖Kindle Unlimited 🎧Audible Plus 🎵Amazon Music Unlimited 🌿iHerb 💰Binance

Video

Transkript

- Arkamda 100 kişi var.

Ve bir yaşından

100 yaşında kadar farklı yaşlardalar.

Ve her birini kendilerine ait birer cam küpe hapsettim.

Küpünden son çıkan kişi

yarım milyon dolar kazanacak.

Yarışma resmi olarak başladı.

Bakalım hangi yaş en iyi.

  • Ben 31’i temsil ediyorum.

En iyi manzara ve motivasyon bende.

  • En iyisini mi istiyorsun? İşte tam burada.

  • Kızım bu Cumartesi üç yaşına girecek.

Emery, baban seni seviyor, bu senin için.

  • 69, iyi hissediyorum.

Ve kafamda kazanmak var.

  • Zıp, zıp, zıp.

  • Bu yarışmayı kazanma stratejiniz ne?

Unutmayın, 300’den fazla kamera kurdum,

kelimenin tam anlamıyla her yerdeler,

Yani her hareketlerini izleyeceğiz.

Ve fark ettiğim şeylerden ilki

çocukların çok çılgın bir stratejisi var.

  • Benim stratejim çok ses çıkartmak,

böylece insanlar uyuyamayacak

ve çıkmak isteyecek.

  • Ve, inanamıyorum ama işe yarıyor.

Yaşlı insanlar bunu çekemediler

ve hemen çıkmaya başladılar.

  • Biri şu kızın çığlık atmasını durdurabilir mi?

  • Hatta çocuklardan bazıları bile

bu nedenden dolayı dışarı çıktı.

  • Şüphe uyandırıyor.

  • Hayır!

  • Parayı istiyor muydun?

  • Evet.

  • O zaman neden çıktık?

  • Senin için iyi bir haberim var.

Bir yaşındakinden daha uzun dayandın.

  • Bu, yapma, hadi ama.

  • Bu kolay mı olacak sandın?

  • Ben İkinci Dünya Savaşı gazisiyim.

Tereyağından kıl çekmek gibi olacak.

  • Doğru. Hizmetiniz için minnettarım.

Teşekkürler.

Yarışamaya başlayalı birkaç saat oldu

ve şimdiden 10 kişi çıktı bile.

Bu yüzden günün geri kalanında onları yalnız bırakmaya

karar verdik, bu da daha fazla insanın çıkmasına neden oldu.

  • Eve gitmek istiyorum.

Çocuklarımı görmek istiyorum.

Hoşça kalın.

  • Okula gitmem lazım.

  • Bunun benim yaşıma uygun olduğunu düşünmüyorum.

  • Cidden çok sıkıldım ve köpeğimi özledim.

  • İşte sana oynadığın için biraz para.

  • Ciddi misin?

  • Ama bazı insanlar kalmak için daha kararlı.

  • Bilirsiniz, ben koca bir aile adamıyım.

Umarım kız kardeşimin eğitim kredisini ödeyebilirim.

  • Torunlarımdan biriyle anlaşma yaptım.

Ona 70 yaşında ne kadar güçlü olduğumu göstermeye geldim.

  • Stratejiye ihtiyacım yok, yeni yıla kadar yolu var.

  • İkinci güne başlıyoruz

ve sadece 76 insan kaldı.

Hadi bakalım 100 yaşındaki nasılmış.

Nasıl gidiyor?

  • Uyanığım!

  • İkinci güne başlıyoruz.

Devam etmek istiyor musun yoksa çıkmak ister misin?

  • Sanırım bırakacağım.

Bu ailemin asla unutmayacağı bir şey.

  • Dünya Savaşı’nda savaşmış birisin

ve Mr. Beast videosunda yarıştın.

  • Evet.

  • İkinci güne başlarken oldukça iyiyim.

  • Para burada.

Tam şurada, erişim alanımda.

  • Vay ve, duvarlara ne çok şey yapmışsın?

  • Dudak nemlendiricisiyle.

  • İnsanların bu yarışmadan

son çıkmak için can sıkıntılarıyla

nasıl savaştıklarını görmek hep müthiş oluyor.

Bazıları deodorant ile duvarlara resim çiziyor,

diğerleri yastıktan kale yapıyor.

Bu yüzden onlara bu yarışmayı

sonraki seviyeye taşıma fırsatı vereceğim.

24 saat oldu ve oylama zamanı.

Her birinizin odasında bir yeşil

ve bir kırmızı düğme olduğunu fark edeceksiniz.

Ve çoğunuz yeşil düğmeye basarsa

bir yarışma yapacağız

ama bu bir kısmınızı eleyecek.

Eğer çoğunluğunuz kırmızı düğmeye basarsa

yapmayacağız ve normal şekilde devam edeceğiz.

  • Ben kırmızıyı seçiyorum.

Neden gereksiz risk alalım ki?

  • Yeşile basmayacağım.

  • Bir şey yapıp insanları göndermeye hazırım.

  • Yeşil olursa yarışma yapacağız.

Kırmızı… Tamam.

  • Sonuçları göster.

63 kişi yarışmaya oy verdi ve 13 kişi vermedi.

  • Oyuna hazırım bugün.

  • Oyunumuz üç bardak oyunu

ama biz biraz daha büyük yaptık.

Bu üç bardaktan birinin altına bir top koyacağız.

Nolan, Chandler, hareket ettirmeye başlayın.

Topun nerede olduğunu hatırlayan oyunda kalacak.

Diğer herkes elenecek.

  • Çocuklar çok tatlı,

gözlerimi topta tutmak çok zor.

  • Daha önce hiç bu kadar odaklı birini gördün mü?

Oradaki şey nedir?

  • İnanılmaz derecede alengirli.

  • Aman Tanrım, oradaki şey de ne?

  • Buna kanmam ben.

82 yaşındakinde işe yaradı.

Hani bardakta olduğunu biliyor musun?

Sanırım şansa kalacak.

Ama bazıları topu takip edemedi

ve cevap için komşularına güveniyorlar.

  • Göz kırparsanız ya da bir saniye başka yere bakarsanız

kaçırırsınız.

  • Burada mutabakata güvendik.

  • Yeni strateji.

  • Ne?

  • Onlara doğru cevabı vermeyeceğiz.

Sorduklarında, farklı bir renk.

  • Adamlarıma güveniyorum, bence iyiyim.

  • Gerginim çünkü atılmak istemiyorum.

  • Bu bardakları bir saattir

kesintisiz izliyorlar.

Eğer buna rağmen hangi bardağın altında olduğunu bilirlerse

bu çok etkileyici olur.

Millet, oylarınıza odaklanmanızı istiyorum.

Seçtiğiniz bardağa denk gelen düğmeye basın.

  • Kime güveneceğimi bilmiyorum.

  • Yeşil.

  • Kırmızı dedi.

  • Kırmızı.

  • Mavi dedi.

  • Mavi.

  • Ona güvenme!

  • Oradaki adama güvenmiyorum, hem de hiç.

  • Sen bittin koca adam, bittin.

  • Hangi rengi seçtiklerini göster.

Sadece üç kişi yeşili seçti.

Nolan, bu kişiler doğru bildi mi?

Bilemediler.

Çoğu kişi maviyi seçti.

Bakalım doğru bildiler mi?

Bildiler!

  • Atıldık.

  • Gidiyoruz buradan.

  • İkinci günün sonundaki yarışmada

geriye sadece 52 kişi kaldı.

Ve gerilim gittikçe artıyor.

  • Artık bir düşmanımız var, yaşlı adam.

  • Biliyorum, baksana ona.

  • Şu iki grup arasında sürtüşme var.

  • Bana kırmızı dedi. Gerçeği kadın söyledi.

  • Bu insanlar, buraya olduğumuz süre boyunca

konuştuğu insanlar.

Ve ona yanlış rengi söylediler.

  • O kadın ile ben sadece onunla şakalaşıyorduk,

yanlış rengi söyleyerek.

Onunla sadece eğleniyorduk.

Yanlış anladılar.

  • Eğer yalan söyleyerek kazanacaksan,

biz böyle oynamak istemiyoruz.

  • Yaptıkları şey

bir sürü insanı karşılarına almak oldu.

Bir sürü.

  • Bu noktada

muhtemelen tuvalete nasıl gittiklerini merek ediyorsunuzdur.

Buna bastırın.

Tamam, küpün dışındaki ışık yandı,

bunun anlamı Chris size bir tuvalet getirecek.

Yüz odanın hepsine kanalizasyon çekemedim,

bu yüzden seyyar tuvaletlerimiz var.

Şimdi bu bir tuvalet.

Tuvaletten çıkalım, Aman Tanrım.

  • İkinci günün sonunda

yarışmacıların neredeyse yarısı elendi.

  • Onlara yanlış rengi söylemek eğlenceliydi

çünkü ne yapacaklarını bilemediler.

  • Bekle, neden 22 numaranın gitmesini bu kadar istiyorsun?

  • Daha önce söyleniyorduk.

  • Gerilim artık en üst düzeyde.

  • Kadının çıkmak istemesine neden oluyor.

  • Öyle değil, biliyorsun değil mi?

  • Ne? Seni duyamıyorum!

  • Açım.

Beni yalnız bırak, açım.

  • Tanrım, tepem atıyor.

  • Doğal olarak daha çok insan gitti.

  • Eve gitme vakti.

  • Cidden iyi dayandın.

  • Teşekkürler.

  • Üçüncü günün sonunda

57 ve 74 en büyük hedeflerdi.

Nasıl gidiyor millet?

  • Woo!

  • Dördüncü günün yarısındayız

ki bu da bir yarışma oylaması daha

yapacağımız anlamına geliyor.

Eğer evet derseniz, pek çok kişi elenecek.

Geçen yarışmayla aynı değil.

Bu yüzden dikkatli oy verin.

Nasıl gidiyor? Neye oy vereceksiniz?

  • Yarışma.

  • Kendin elenirsen diye korkmuyor musun?

  • Kaos tohumları ekmek istiyorum.

Böyle daha eğlenceli.

  • Neden bu kadar basıyorsun?

  • Hadi yarışalım.

  • Pekâlâ.

Sonuçlar geldi

ve sadece beş karşı oy var.

Hepinize birer kağıt ve Sharpie verilecek.

Hepinizin o kağıda kalan yarışmacılardan birinin

numarasını yazmanızı istiyorum.

En çok oyu alan elenecek.

60 saniyelik zamanlayıcı şimdi başlıyor

Size bu yarışmanın acımasız olacağını söylemiştim.

  • Bu leş gibi olacak.

Kafamdan geçen şey bu.

  • Eminim ki şu anda beni atmaya çalışıyorlar.

  • Son yarışmada

çok fazla yalan söylendi.

Bu yüzden şimdi yalan söylenen kişiler

onlara yalan söyleyenleri elemeye çalışacak,

yani dürüstlük karşılık bulur.

  • Oyun kime?
  • 54.

Horozluk yaptığı ve yalan söylediği için.

  • 74, çok minnet bilen biri değil.

Biri gidecekse bu o olmalı.

  • Bunu çok hızlı yazdın.

  • Evet, tüm bloğunu yazdık.

  • Herkes 54’ü mü yazıyor?

  • Evet.

Kimin daha çok etkisi olduğunu göreceğiz.

  • Olaylar cidden ilginçleşmeye başladı.

  • Herkes cevabını göstersin üç,

iki,

bir.

Ah!

Burada çok fazla aynı numara görüyorum.

  • 74 ve 54 arasında koca bir savaş var.

  • Sonuçlar geldi.

Ve aslında iki oy arasında çok az fark var.

Kaybeden

14 oy ile 74 numara.

Nolan, 74’e çıkışı gösterebilir misin?

Biri gitti, şimdi bunu dokuz kere daha yapacağız.

  • Woo!

  • Sadece hepimiz 10 kişinin gitmesi gerektiği hakkında

aynı anda mutabakata vardık.

  • O çok sinir bozucu.

Şey gibi, ciddi ciddi bana oy verdi

ve ben ona hiçbir şey yapmamıştım.

  • Şu çok azimli bir çocuk.

Eğer tüm zaman boyunca kalırsa kazanabilir.

  • On yaşındaki benim favorim.

Gerçekten kalmasını istiyorum.

  • Evet, ben de on numarayı düşünüyorum, üzgünüm on.

Ama sana oy vermezsem, benim elenmemi isterler.

  • Yüzde yüz emin değilim

ama bence bana oy verdi.

  • Üç,

iki,

bir.

Pekâlâ millet, oylarınızı kameraya gösterin.

  • Yabaniler.

Yabaniler.

  • Ah, aman Tanrım.

Pek çok 10 görüyorum.

Üzgünüm küçük adam.

Resmi olarak ilk on yıl elendi.

  • Siz kafadan hastasınız!

  • Sen bu sıradanın tamamından fazla dayandın.

Seni elemelerinin tek sebebi

senden korkmalarıydı.

  • On için çok kötü hissettim, onu yarışmanın kalanını

benimle sunmak üzere sahneye davet ettim.

  • Muhtemelen beni atacak.

  • Tamam, hepinizin 14’e oy vermesini istiyorum

  • 14.

  • Bunu nasıl söylerim bilmiyorum

ama neredeyse herkes 14’e verdi.

  • Kimin en büyük tehdit olduğunu

düşünmemiz gerekiyor

ve bu sefer zor olacak.

Hazırlanın.

  • Başlama vakti.

  • 50’li yaşlarındakiler milleti elemeye kararlı

ve şu ana kadar en büyük oy gücüne sahipler.

  • 73 de kötü elmalardan biri.

  • 73. 15 oy.

  • Orada çok güçlü bir bloklar.

  • Ah, aman Tanrım.

50’li yaşlarındakiler tek elden

70’lerindeki herkesi eledi.

  • 71? Tamam.

  • 71 15 oy aldı.

  • 50’li yaşındakilerden hiç bu kadar tehdit hissetmemiştim.

  • Bu biraz korkutucu.

Bazı iyi arkadaşları kaybettik.

Gitmelerini görmek üzücü.

  • Bundan nefret ediyorum.

  • 75 yaptı.

  • Bu çılgınca.

  • Şunu demek istiyorum, herkes 69’a oy verdi.

  • Senin için üzülüyorum.

  • 69, elendin.

  • Yaptığın şeye bak.

  • Sıradaki kişi

9 oyla 35.

  • Rastgele seçiyoruz.

  • Ve söylediğim için üzgünüm ama 21.

  • Bir yere kadar arkadaş kalabiliyoruz.

  • Aslında çok fazla 96,

o yüzden gidip bakalı ne diyecek.

Elenmeye çok yakındı.

  • Harika, istediğin buysa, mutluyum.

  • Dostum, o çok tatlı.

Tatlı olması

bana evdeki torunlarını özlediğini anlatıyor.

  • Kollarım.

Kollarım.

  • Bakalım bu yabaniler şimdi kime üşüşecek.

Rakamları görelim.

Yarıdan fazlası 96’ya oy verdi.

Sizleri anlamıyorum.

Buradaki en büyük tehdit falan değil.

  • Ah.

Üzgünüm.

  • Her şey için teşekkürler.

Yani neyse o, ve mutluyum.

Herkesin istediği bu

ve önemli olan da bu.

  • Bu insanın kalbini dağlıyor.

  • Temizlik resmi olarak bitti.

Şimdi küpünüzde iseniz, hayatta kaldınız.

50’li yaşlarındakiler ittifakları nedeniyle

tüm oylamayı dokunulmadan atlattı.

Ve her nasılsa 54 yine dokunulmadı.

  • Bir sonraki adıma geçiyoruz.

  • Yarışma yapalım mı yapmayalım mı?

  • Yarışma istemiyorum çünkü bekleyebilirim.

  • Yine bir yarışma oylaması vakti.

  • Eğer kalan zamanda hiçbir yarışmaya katılmazsam

kazanacağımdan yüzde yüz eminim.

  • Ben yarışmaya evet diyorum.

Şansım gittikçe artıyor,

tıpkı herkes gibi.

  • Çıkmayı bekleyebilirim.

Ev borcumu öderim.

Emekli olmaya hazırım.

Benim için bu bir şans olabilir.

  • Aranızdan 20 kişi yarışma istiyor.

Neden kumar oynuyorsun?

Siz çılgınsınız.

Hepinizin küpünüzde bir Jenga kulesi var.

Bunlardan blokları sırayla çekeceğiz

ve eğer kuleniz yıkılırsa elenecekseniz.

İlk bloğunuzu çekin.

Kırmızılar hariç herhangi bir bloğu çekebilirsiniz.

Son on kişi kalana kadar

bunu yapmaya devam edeceğiz.

İkinci bloğu çekin.

Görünüşe göre hiç kimse elenmedi.

Bir tane daha çekelim.

  • Kalbim çok hızlı atıyor.

  • Jenga bloklarının devrilme sesini bekliyorum.

  • Bu çok yakındı…

Tanrım, demiştim.

Biri gitti,

14 kişi daha elenecek.

Bu çılgınca olacak.

Ve parçaları çekerken

size Shop uygulamasından bahsetmek istiyorum.

Telefonunuzdan alışveriş yapmanın en harika yolu.

Shopp uygulaması alışverişi aşırı eğlenceli hale getiriyor.

Feastables barlarından e-bisikletlere kadar

ilgilendiğiniz ne varsa,

çok kolay.

Ve ne zaman satın almaya hazırsanız

Shop Pay kullanarak hızlıca sipariş verebilirsiniz.

  • Çıkmıyor.

  • Shop uygulaması milyonlarca ürünü taramak için

yapay zeka teknolojisi kullanıyor

ve size ne iyilerini öneriyor.

Çok gerginim.

  • Ben de öyle.

  • Ah.

Ah, bekle.

Bekle.

  • Dokunamıyorum…

  • Ah.

Shop sizin tüm kargolarınızı tek yerden takip etmenizi

ve tam olarak ne zaman varacağını görmenizi de sağlıyor.

Ve unutmayın, bunu

on kişi kalana dek yapacağız.

  • Evet, vay be!

  • Ne yapıyorsun?

  • Hiç.

  • Sana güven olmaz.

  • Ah.

Şu şeye çarptım.

  • Evet, fark ettim.

  • Sadece bir tane daha kaldı.

  • Tüm mesele buna kaldı.

Son kişi o olabilir.

  • Hâlâ yere düşmediğine inanamıyorum.

  • Değil mi, vay canına.

Dostum, kulen 30 kere falan eğildi.

Bakamıyorum, hayır, ah, bakmam lazım.

Ama bakamıyorum, bakmam lazım.

  • Hadi Brenda, Backyard Jenga’yı düşün.

  • Backyard Jenga’da Jimmy yok…

  • Bu son elemeydi.

  • İnanamıyorum.

  • İlk 10’dayım.

90 gitti, on kaldı.

  • Eğer annem 500.000 dolar kazanırsa

Disney World’ e gideceğiz.

  • Shop uygulamasını hemen şimdi indirin.

Bu setin bir parçası olan Jenga bloklarını

ve diğer parçaları Shop uygulamasından satacağız

ve bu konudan videonun sonunda daha detaylı bahsedeceğiz.

Bu yarışma 60 yaş üstündeki herkesi eledi.

Haritanın sağ tarafı boş araziye döndü.

VE 15 kişi daha demin elendi,

15 küp yıkmamız gerekecek.

Yarın başka bir yarışma olsun diye

oy vereceklerini hiç sanmıyorum.

Ne kadar kişinin elendiğine bakın.

Bu X’lerin her biri eskiden bir kişiydi.

  • Tam burada bir insan vardı.

  • Etrafımda kimse yok.

  • Buradaki en genç benim.

  • Ben elenirsem, yarışmayla elenirim.

Pes ederek gitmem.

  • Buraya kadar pes etmek için dayanmadım.

  • Oylarınızı mikrofona söylemenizi isteyeceğim.

Yarışma istiyor musunuz?

  • Kesinlikle.

  • Evet mi, hayır mı?

  • Evet.

  • Evet.

  • Yarışma.

  • Evet mi, hayır mı?

  • Evet.

  • Yarışma yapıyoruz.

  • Son nokta.

  • Son nokta.

  • Squid Game videomuzda

mermer oyununa bayılmıştınız, bu yüzden onu geri getirdik.

Son seferde olduğu gibi, yarışmacılar

komşularıyla bire birde yarışacak.

Her oyuncuya on mermer verilecek

ve hangi oyunu oynayacaklarını seçecekler.

30 dakikanın sonunda

20 mermeri olan devam edecek.

Bu arkadaşlar hemen olsun bitsin istiyor.

  • Bu 500.000 dolarlık bir fiske.

  • Ah.

  • Ah.

Bayanlar ve baylar, çok özür diliyorum ama yazı.

  • İlk iki bilen kazanıyor, değil mi?

Size bağlı arkadaşlar.

Aman Tanrım, ya herrü ya merrü, bu bir puan.

Ah.

Eğer bir kova dolarsa, oracıkta kazanıyorsunuz.

  • Başlayalım.

  • Aman Tanrım, kazandı.

  • Üzgünüm dostum.

  • Her şey yolunda.

  • Şunları sayalım.

20 olduğundan emin ol.

  • On mavi, dokuz kırmızı var.

  • Bir mermerin eksik mi?

  • Tekrar sayar mısın?

  • 19, bir eksiğin var.

  • Hiçbirini saklamadım ki.

  • İlginç.

Sadece yedi dakika kaldı,

bu adamı umursuyorsan bulman gerek.

  • Nerede?

  • Şu an 18 mermerin var.

Ve senin de iki mermerin var.

  • Bunu senin eline bırakıyorum.

  • Sorun yok.

  • Çok üzgünüm.

Ah, iyi.

  • Vay canına.

Bir dönüş olabilir.

  • Olabilir.

  • Buldum.

  • Gerçekten mi?

  • Evet.

  • Cidden mi?

  • Yatak çarşafımdaymış.

  • Bir mermeri daha var.

Eğer bir mermerle kazansan çılgınca olurdu.

Girdi sanmıştım.

  • Bitti.

  • Ah.

  • Resmi olarak çekilebilirim artık.

Ah, bu çok kötü hissettiriyor.

  • Bu bir ileri bir geri gitmeye devam ediyor.

Taş, kağıt, makas, hadi.

Taş, kağıt, makas, hadi.

Taş, kağıt, makas.

Hey, unutmayın, ikimiz de eve gideceğiz dediniz,

bu yüzden birimiz farklı oyun seçmeli.

  • Taş, kağıt, makas yarım dakika oynanınca çok kötü.

  • Tamam, bu tüm mermerler için.

Hepsi ya da hiç yapacağız.

Bu adil mi sence?

  • Bu tüm mermerler için mi?

  • Evet.

  • Ama senin 14 mermerin var, onun altı.

Neden kumar oynuyorsun?

  • Hepsi ya da hiç, bir buçuk dakika.

  • Acele et.

  • Taş, kağıt, makas, çevir!

  • Hepsini aldım.

  • 54 yine elenmeden kurtuldu.

30 saniye kaldı.

  • Tamam, son iki kaldı.

Sadece birkaç dakika önce gibi aynı konumda.

  • Ve emesele şu ki, bir dakika önce o bendim.

  • Bundan önce birbirinize bir şey söylemek ister misiniz?

  • Seni seviyorum.

  • Ben de seni seviyorum.

Hadi yapalım şunu, değil mi?

  • Sorun değil, tebrikler.

Ona sarılabilir miyim?

  • Evet.

  • Müthiş bir insanı kaybettim.

  • Çok zordu.

  • Geri kalanlar 23, 40,

43, 52 ve 54.

  • X mezarlarına baksanıza.

Başlangıçta hepsi benimki gibi küptü.

Gerilmedim desem yalan söylemiş olurum.

  • Olaylar daha da gergin hale geliyor.

  • Bugün kızımın doğum günü.

Orada olamayacağım daha yeni kafama dank ediyor.

  • Hepiniz beni duyabiliyor musunuz?

  • Evet.

  • Başladığımızda 100 kişiydiniz

ve şimdi beş kişi kaldınız.

Bu sayıyı bir yarışmayla daha da azaltmak ister misiniz?

  • Evet!

  • Pekâlâ, ama bunu siz istediniz.

Bu yarışmada çoktan elenmiş olan

95 kişi oylayacak.

Ve en çok oy alan üçünüz elenecek.

  • Vay canına.

  • Bu yarışmadan kesinlikle korkuyorum.

  • Burada bazı insanlar var ki

bazılarına yanlış davrandılar.

  • İnsanların hakkında ne düşündüğünü hiç bilemezsiniz.

  • Bu noktada, herhangi bir düşman

edinmediğim için mutluyum.

  • Elenen kişiler sence senden hoşlanıyor muydu?

  • Çoğu zaman öyleydi.

  • Senden hoşlandıklarına dair yarım milyon dolarına

bahse var mısın?

  • Onu bilemiyorum.

  • Sence elenen insanlar senden hoşlanıyor muydu?

  • Hayır.

  • Sevilmeyecek neyin var?

  • Hadi öğrenelim.

Kelimenin tam anlamıyla

elenen 95 kişinin her birine kimin gitmesini

istediklerini sorduk.

  • Kalbim ağzımdan çıkacak gibi.

  • Kaç oy almışsın görünüyor Joe?

  • On.

  • Elenmek için yeterli değil!

Kalacak iki kişiden biri.

Demek oluyor ki bu dört küpten geriye biri kalacak.

Ben böyle şeylerde çok kötüyüm, bunu

sen halletmek ister misin?

  • 23.

  • Evet?

  • Sen elendin.

  • Hayır.

İlk beşte elenmek,

hem de buraya kadar gelmişken, çok acı vericiydi.

  • 23’ün gideceğini hiç ummazdım.

  • Ve şimdi sadece bu üçünden biri kalacak.

Sence bu sen misin?

  • Umarım.

  • Bundan pek emin değil gibisin.

15 oy aldın.

  • Ah.

  • Ah, bu acımasızlık.

  • Seni seviyorum Chris.

  • Yalan söylemeyeceğim, böyle elenmek yıkıcıydı.

Burada kabaca yedi gün geçirdikten sonra

ve büyük ödüle bu kadar yaklaştıktan sonra

bunu başaramamak insanın canını acıtıyor.

  • Ve şimdi, ikiniz.

Pekâlâ, buraya geleceğiz.

  • Bu çok gergin.

Çok gergin.

  • 54.

  • En çok oyu ben aldım, biliyorum.

  • Bekle, bunu nasıl bilebilirsin?

  • Şuradaki adama hiç mi hiç güvenmiyorum.

  • Bittin koca oğlan, bittin.

  • Biliyorum işte.

  • Evet, öyle. 37 oy aldın.

  • Yani ben mi kaldım?

  • Yani, 52, sen kaldın.

  • Ben kaldım!

Bu hayatta bir kez gelecek bir fırsat.

  • Yarım milyon dolar kazanmak için %50 şansım var.

  • Son ikiye kalmanın ödülü olarak

size son bir sürprizim var.

Ne olduğunu düşünüyorsunuz?

  • Ah, hiçbir fikrim yok.

  • Buradaki ne böyle?

  • Bu kızım için.

  • Bugün onun doğum günü mü?

Perdenin arkasından ne çıkacak bakalım.

  • Bunu bana yapmayın.

Ah, Tanrım.

  • Onun doğum gününü kaçırmana izin vermeyeceğim.

  • Bu baban mı?

  • Kazansan da kaybetsen de

seninle gurur duyuyoruz, bunu yapabilirsin.

  • Aferin!

  • Bu bir dost.

  • Selam!

  • Başka bir şey isteyemezdim.

Her şeyim tam burada.

  • Evet.

Bu iş bende artık.

  • Sadece 52 ve 40 kaldı

ve bir haftayı aşkın süredir bu küplerde yaşıyorlar.

  • Sekizinci gündeyiz.

Çok çılgın bir yolculuktu.

  • İşte buradayım.

İnanamıyorum.

Her yarışmada elenirim sandım.

Elendim sandım.

Başardım.

  • Şimdi kafamda daha muhtemel

çünkü karşımda 98 kişi yok.

Karşımda tek bir kişi var.

  • Tüm bu X’ler içlerinde insan olan küplerdi

ve herkes elendi ve sadece Joe ile ben kaldık.

  • Bir gün daha durmak kimseyi pes ettirmeyecek.

Birimizin pes etmesini sağlayacak

bir şey karşımıza çıkmalı.

  • Onlara yarışmaya

hayır deme şansını vereceğim ama…

  • Ah, ne yapmalıyız?

  • İnanamıyorum, yarışmayı seçtiler.

Yarım milyon dolarlık kumar oynayacaklar.

Bu evrak çantalarından birinde 500.000 dolarlık

bir çek var.

Ve ben çantaları karıştırırken kameraman da dahil

herkesin gözü kapalıydı.

Söz veriyorum birazdan mantıklı gelecek.

Çantalar karışmış durumda.

Çünkü yarışmayı seçtiniz,

küplerinden çıkıp ortada buluşabilirsiniz.

Yarım milyon dolar 52 ya da 40’a gitmek üzere.

Hanginizin çantanın içine bakacağı konusunda

yazı tura atacağız,

sadece setteki bu kişi

paranın hangisinde olduğunu bilecek.

  • Bu bir blöf oyunu.

  • Doğru, çünkü o zaman

karşı taraftaki kişi

hangi çantayla eve dönmek istediğine karar verecek.

Yazı mı, tura mı?

  • Tura.

  • Haziran Yazı.

Ne zaman hazırsan, çantanın içine bak.

İçinde ne olduğunu bilmek bile istemiyorum.

Yükünü kaldıramam.

Şimdi 52’nin onun çantasını saklayacağına mı

yoksa çalacağına mı karar verecek.

  • Joe, çantanda 500.000 dolar var mı?

  • Evet.

  • Joe, yalan mı söylüorsun?

  • Ne düşünüyorsun?

  • Çantanda paradan başka

herhangi bir şey var mıydı?

  • Mr. Beast logosu gördüm.

  • Çek gördün mü orada?

  • Evet.

  • Joe, dürüst müsün?

  • Benimle yeterince vakit geçirdin, sence?

  • Bu çok sinir bozucu.

İşin ucunda yarım milyon dolar var.

Çantasını saklayacak mı yoksa onunkini mi alacak?

  • Vay canına.

  • Bu büyük bir karar.

  • Sence şu an itibariyle kafanda ne var?

Sence içinde mi?

  • Bence değil.

Bence bende.

  • Çok gerginim.

  • Aslında kalbim atıyor.

Aslında sizin için telaş yapıyorum.

  • Paranın çantanda olduğuna yemin eder misin?

  • Evet.

  • Bence orada değil.

Kendi çantamı seçeceğim.

  • Yani bunu saklayacaksın?

  • Sabit mi?

  • Pekâlâ Joe, çantanın içinde ne var bakalım?

Aman Tanrım!

  • Biliyordum!

  • Evet!

  • Ve bana içinde olduğunu söylemiştin.

  • Başardım.

  • Yani gerçekten söylediği doğruydu.

Aman Tanrım, ne çılgınca bir oyundu.

Senin sorunun ne?

  • Gerçeği söyledi ve aldı.

Başından beri söylüyoruz, iyi adamlar kazanabilir.

  • Dürüst olmak işe yaradı.

Kazanamamış olsan da

yine de sana 10.000 dolar vermek istiyoruz

ve ailene Disneyland’e seyahat hediye ederek

kaybetmeyi biraz daha iyi hale getirmek istiyoruz.

Yine de gidecekler.

  • Harika!

  • Setten nesneleri aldık

ve bunları koleksiyon parçalarına çevirdik

ve sadece bir peniden satıyoruz.

Ama hızlı davranmanız gerek

çünkü sınırlı sayıda mevcutlar

ve hızlıca satılacaklar.

Aşağıdaki linke tıklayı Shop uygulamasını hemen indirin.

Abone olun ve siz de yarım milyon dolar kazanabilirsiniz.

Görüşmek üzere.