Genetik Mühendislik Her Şeyi Sonsuza Dek Değiştirecek – CRISPR | Kurzgesagt

🎁Amazon Prime 📖Kindle Unlimited 🎧Audible Plus 🎵Amazon Music Unlimited 🌿iHerb 💰Binance

Video

Transkript

1980’lere gittiğinizi

ve size bilgisayarların

alışverişten ajanda işlerinize, oradan da borsaya kadar her şeyi halledebileceğini,

milyarlarca insanın bir çeşit ağ üzerinden birbirine bağlanabildiğini ve

size süper-bilgisayarlardan daha güçlü bir cihazı elinizde tutabileceğinizin söylendiğini düşünün.

Herhalde absürt gözükürdü ama bunların hepsi gerçekleşti.

Bilim kurgu bizim gerçeğimiz haline geldi ama bunun hakkında hiç düşünmedik bile.

Şimdiyse genetik mühendislikte aynı noktadayız

Hadi, bunun hakkında konuşalım:

Ne yapıyor olduğumuz ve bunun nereden geldiğiyle

nasıl yaşadığımızı ve “normal"lik algımızı sonsuza dek değiştirecek bu yeni buluşla ilgili.

İnsanlar binlerce yıldır hayatı şekillendiriyor.

Yapay üreme sayesinde hayvan ve bitkilerdeki önemli genleri güçlendirdik.

Bu konuda bayağı geliştik ama bunun nasıl çalıştığını hiçbir zaman tam olarak anlayamadık.

Ta ki hayatın kodunu keşfedene kadar: Deoksiribonükleik Asit - DNA.

Büyümeyi, gelişmeyi, görev dağıtımını, üremeyi ve canlı olan her şeyi yöneten karmaşık bir molekül.

Enformasyon, molekülün yapısına kodlanmış halde.

Dört nükleotit eşleşti ve yönergeleri taşıyan bir kod oluşturdu.

Yönergeleri değiştirirsen sen de taşıdığın özelliklerden uzaklaşırsın.

DNA keşfedilir keşfedilmez insanlar onu üstünkörü tamir etmeye çalıştı.

1960’larda, bilim insanları bitkileri genetik kodlarında rastgele mutasyonlara sebep olan bir radyasyona maruz bıraktı.

Amaç, şans eseri bir şekilde yararlı bitki çeşitliliğini arttırmaktı.

Bazen gerçekten de işe yaradı.

70’lerde, bilim insanları bakterilere, bitkilere ve hayvanlara

çalışmak ve onları değiştirmek için DNA parçacıkları ekledi: araştırma, ilaç tarım ve eğlence için.

Genetiksel olarak değiştirilen ilk hayvan 1974’te doğdu. Fareyi sıradan bir araç olarak kullanmak milyonlarca hayat kurtardı.

80’lerde ticaret vardı. İlk patent, yağı emen mikrobun mühendisliğini yapana verildi.

Bugün hayatı şekillendirerek bir sürü kimyasal üretiyoruz,

hayat kurtaran pıhtılaşma birimleri, büyüme hormanları ve insülin gibi.

Bunun öncesinde her şeyi hayvan organlarından toplamak zorundaydık.

Laboratuvarda değiştirilmiş ilk yiyecek 1994’da satışa çıktı: Flavr Savr domatesi.

Çürüme enzimini bastıran ekstra bir genle domatesin daha uzun bir raf ömrü oldu.

Ama GD (genetiği değiştirilmiş) yiyecek ve onların etrafında dönen tartışma kendilerine ait bir video’yu hak ediyor.

1990’larda, insan mühendisliğine dair kısa bir atılım yaşandı.

Annenin kısırlığını tedavi etmek için bebekler üç insana ait genetik bilgiyi taşıyacak şekilde yapıldı.

Bu, onları, üç genetik ebeveyne sahip olan ilk insanlar yaptı.

Bugün süper-kaslı domuzlar, hızlı büyüyen somon balıkları, tüysüz tavuklar ve şeffaf kurbağalar var.

İşin komik, karanlıkta bazı şeyleri parlattık.

Floresan zebrabalıkları artık 10 dolar gibi düşük bir fiyatla sizlerle!

Bunların hepsi çok etkileyici fakat yakın zamana kadar

gen düzenlemesi çok pahalı, karmaşık ve yapılması uzun zaman alıyordu.

Şimdi bu, sahneye giren yeni ve devrimci teknolojiyle değişti–CRISPR.

Bir gecede, mühendisliğin maliyeti %99 oranında düştü.

Deneyler artık bir yıl yerine birkaç hafta alıyor ki bunu da laboratuvarı olan herkes yapabilir.

CRISPR’nın ne kadar büyük bir teknoloji olduğunu açıklamak zor.

İnsanlığı sonsuza dek değiştirebilecek potansiyele sahip.

Neden bu ani devrim yaşandı ve bu nasıl çalışıyor?

Bakteri ve virüsler yaşamın şafağından beri birbiriyle savaşıyorlar.

Sözde, bakteriyofajlar, yani fajlar, bakterileri avlıyorlar.

Okyanusta, fajlar her gün onların %40’ını öldürüyor.

Fajlar bunu kendi genetik kodlarını bakterilerin içine ekleyip onları kendi fabrikaları olarak kullanmak için devralarak yapıyor.

Bakteri karşı koymaya çalışıyor ama güvenlik duvarlarının çok güçsüz olmasından dolayı genellikle başarısız oluyor.

Ama bazen bakteri saldırıdan kurtuluyor.

Böyle olduğunda onlar en güçlü antivirüs sistemini çalıştırıyorlar:

virüs DNA’sını CRISPR denilen DNA arşivinde saklıyorlar.

Burada ihtiyaç olunana dek depolanıyor.

Virüs tekrar saldırdığında, bakteri DNA arşivinden hemen bir RNA kopyası çıkartıyor ve gizli bir silah kuşanıyor–CAS9 denen bir protein.

Protein bakterinin içini, istilacıdan bir iz bulmak için tarıyor–

her parçayı arşivdeki örnekle karşılaştırarak.

Mükemmel uyuşmayı bulduğunda da

aktive oluyor ve virüs DNA’sını kesiyor–saldırıya karşı bakterinin kendisini korumasını yararsız yaparak.

CAS9’ı özel yapan şeyse tamamen kusursuz olması, neredeyse DNA cerrahı gibi.

Devrim, CRISPR’nın programlanabilir olduğunu çözdüğünde başlıyor.

Düzenlemek istediğin DNA’nın kopyasını ver ve sistemi yaşayan bir hücreye koy.

Eğer genetik manipülasyonun eski taktiği haritaysa, CRISPR ise GPS gibidir.

Kusursuz, ucuz ve kolay olmasının yanısıra, CRISPR yaşayan hücreleri düzenleme imkanı sunuyordu,

genleri açıp kapatmaya ve hedef belirleyip özel DNA’ları çalışmaya kadar.

Ayrıca her tür hücrede çalışabiliyordu: mikroorganizma, bitki, hayvan ya da insan.

Ama bu devrime rağmen CRISPR sadece ilk nesil araç.

Daha kusursuz araçlar çoktan üretildi ve kullanıldı, bahsettiğimiz gibi.

2015’te, bilim insanları CRISPR’i HIV virüsünü laboratuvardaki hastaların hücrelerindenden kesip atmak için kullandı

ve bunun yapılabileceğini kanıtladı.

Bir yıl sonra, farelerle ilgili daha büyük bir projeyi başardılar,

HIV virüsünün neredeyse tamamını vücutlarından alarak.

Basitçe fare kuyruklarına CRISPR enjekte ederek

hücrelerdeki virüsün %50’sinden fazlasını kaldırmayı başardılar.

Birkaç yıl içinde, kristal terapi HIV ve diğer retrovirüslere şifa olabilir,

insan DNA’sının içinde saklanan virüsler, uçuk gibi, bu şekilde yok edilebilir.

CRISPR ayrıca en kötü düşmanlarımızdan birini yendi—kanseri.

Kanser hücre ölmeyi reddetip kendini bağışıklık sisteminden gizlemeyi başararak çoğalmaya devam ettiğinde ortaya çıkar.

CRISPR bize senin bağışıklık sistemini değiştirerek onları daha iyi bir kanser avcısı yapma imkanı sağlıyor.

Kanserden kurtulmak demek -sonunda-

sadece birkaç iğneyle hücrelerini kurtarmak -

ki bu laboratuvarda seni iyileştirmek için yapıldı.

CRISPR’nın kanser tedavisi için ilk klinik testin hastalar üzerinde yapılması 2016’nın başlarında ABD tarafından onaylandı.

Bir ay bile geçmeden Çin bilim insanları akciğer kanser hastalarını tedavi edebileceğini…

…Ağustos 2016’da CRISPR ile modifiye edilmiş bağışıklı hücrelerle birlikte duyurdu.

İşler hızlıca toparlanmaya başladı.

Ve genetik hastalıklar…

Onlardan binlerce var ve menzilleri “biraz rahatsız edici"den “ölümcül” ya da “diğer acı verici hastalıklara yol açan” olarak değişebiliyor.

CRISPR gibi güçlü bir araçla bunu sonlandırabilirdik.

3,000’nin üzerinde genetik hastalık DNA’ndaki yanlış olan sadece bir harf yüzünden var.

Çoktan CAS9’nın sadece bir yanlış harfi bile değiştirebilen, hücredeki hastalığı çözebilecek üst versiyonunu yapmaya başladık.

10 ya da 20 yıl sonra binlerce hastalığı sonsuza dek tedavi edebilecek duruma gelebiliriz.

Ama tüm bu medikal uygulamaları bir ortak yönü var:

tek bir kişiye mahsuslar ve onunla birlikte ölecekler

onları üreme hücrelerinde ya da çok yeni embriyolarda kullanmadığın sürece.

Ama CRISPER büyük ihtimalle daha fazlasında kullanılacak ve kullanılabilir,

düzenlenmiş insanların yaratılışında—stilist bebekler—ve kademeli şekilde,

ama insan gen havuzundaki değiştirilemez farklarla beraber.

İnsan embriyosunu düzenlemek zaten var olan bir şey.

Buna rağmen teknoloji hala erken basamaklarında, ama her zaman iki kez denendi.

2015 ve 2016’da, Çin bilim insanları, insan embriyoları ile bir deney yaptı ve ikinci denemelerinde kısmen başarılı oldular.

Embriyo geni düzenleme konusunda hala karşı karşıya olduğumuz bir sürü büyük sorunu gösterdiler.

Ayrıca bu bilim insanları aynı zamanda bunları çözmeye uğraşıyor.

Bu 70’lerdeki bir bilgisayar. Bundan daha iyileri de olacak.

Genetik mühendisliğe nasıl bakarsan bak, o illaki seni de etkileyecek.

Nitelendirilmiş özellikleri kendi çocuklarına da geçeceği için düzenlenmiş insanlar tüm türlerin genomunu değiştirebilir,

ve kuşaklara yayılarak insan gen havuzunun tamamını düzenleyebilir.

Yavaşça başlayacaktır. İlk düzenlenmiş bebekler -stilist bebekler- çok fazla değiştirilmiş olmayacaktır.

Daha çok bir ailedeki ölümcül hastalığı etkisiz hale getirmek için oluşturulmuş gibi olacaklar.

Teknoloji geliştikçe ve işlendikçe, daha fazla insan genetik mühendisliği kullanmamanın etik olup olmadığını tartışacak

çünkü bu çocukları önlenebilir acıya ve ölüme ve tedaviyi reddetmeye mahkum bırakır.

Ama düzenlenmiş ilk çocuk doğduğunda bir daha asla kapatılamayacak bir kapı açıldı.

Başlangıçta, kibir yalnız kalacak,

ama genetik düzenleme daha kabul edilebilir oldukça ve genetik kodlarla ilgili bilgimiz artıkça, günahlar artacak.

Eğer çocuklarını Alzeimer’a karşı bağışıklı yapacaksan, neden onlara bir de gelişmiş bir metabolizma vermeyesin?

Neden onlara harika bir görüş yeteneği de eklemeyesin ki?

Peki ya kilo ve kas yapısı? Onlara ne demeli?

Gür saçlar?

Çocuğuna sıradışı bir zeka hediye etmek nasıl fikir?

Büyük değişiklikler milyonlarca bireyin kişisel kararların bir sonucudur.

Bu kaygan bir eğim. Modifiye edilmiş insanlar yeni bir standardın başlangıcı olabilir.

Ama mühendislik bilgimiz arttıkça ve daha normal hale geldikçe

tek ve en büyük ölümsüzlük tehlikemizi çözebiliriz: yaşlanma.

Bugün ölecek olan 150,000 insanın üçte ikisi yaşlılık sorunları nedeniyle ölecek.

Halen yaşlanmanın sebebinin kendimize verdiğimiz birikmiş hasar yüzünden olduğunu düşünüyoruz,

DNA kırılınca sistemin bu aşınmaları çözmesi için fazladan mesai yapması gibi.

Ama bazı genler var ki direkt olarak yaşlanmaya sebep oluyor.

Genetik mühendisliğin ve diğer terapilerin birleşimi yaşlanmayı durdurabilir ya da yavaşlatabilir, hatta ters bile döndürebilir.

Doğa sayesinde biliyoruz ki yaşlanmaya karşı bağışıklı olan hayvanlar var.

Belki kendimiz için birkaç gen bile ödünç alabiliriz.

Bazı bilim insanları biyolojik yaşlanmanın canlıları sadece “bir şey” olmaktan çıkartan bir etken olabileceğini bile düşünüyor.

Hala bir şekilde öleceğiz ama 90 yaşlarımızda hastanede takılmaktansa,

birkaç bin yıl daha sevdiklerimizle beraber olmamız mümkün olabilir.

Bu araştırma bunun sadece bir başlangıcı.

Ve bir sürü bilim insanı yaşlanmanın sonu hakkında şüpheci davranmakta haklı.

Zorluklar çok büyük ve belki de ölümsüzlük ulaşılamazdır.

Ama bugün yaşayan insanlar yaşlanmama terapisinden ilk yararlananlar olabilir.

Diğer adımı çözmek için ihtiyacımız olan tek şey birisinin zeki bir milyoneri ikna etmesi olabilir.

Modifiye edilmiş nüfus elde ederek şüphesiz çok fazla sorunu çözebiliriz.

Düzenlenmiş insanlar yüksek enerjili yiyeceklerle başa çıkmakta daha donanımlı olabilir ve

medeniyetteki birçok hastalığı etkisiz hale getirebilir, obezite gibi.

Kütüphane dolusu potansiyel tehditlere karşı düzenlenmiş bağışıklık sistemiyle

bizi şu an avlamayı başaran çoğu tehdide karşı dayanıklı hale gelebiliriz.

Geleceğin daha da ilerisinde, insanları uzun uzay yolculuklarına karşı donanımlı şekilde düzenleyebilir,

ve diğer gezegenlerdeki farklı koşullarla başa çıkabiliriz-

ayrıca uzaydaki düşmanlara karşı bizi hayatta tutma konusunda oldukça yardımcı olabilir.

Yine de birkaç büyük sorun bizi bekliyor: bazıları tekniksel, bazıları etik.

Bunu izleyenlerinizin çoğu kusursuz olmayan insanları kabul etmeyeceğimiz, nitelikleri ve özellikleri

neyin sağlıklı olduğunu düşünerek seçeceğimiz bir dünya oluşturmaktan korkuyor ve rahat hissetmiyor.

Ama zaten böyle bir dünyada yaşıyoruz.

Çoğu ülkede genetik hastalıklar için onlarca test yaptırmak hamile kadınların yaptığı sıradan bir şey haline geldi.

Bazen sadece genetik bir soruna dair şüphe oluşması hamileliğin sonuna önderlik edebiliyor.

Mesela Down Sendromu, en bilinen genetik kusur.

Avrupa’da, tespit edilen hamileliklerin %90’ı sonlandırıldı.

Hamileliği sonlandırma kararı tamamen kişisel bir karar,

ama tıbbi koşullara dayanarak insanları önceden seçtiğimiz gerçeğini bilmek önemli.

Ayrıca bu değişecekmiş gibi davranmanın hiçbir faydası yok.

Bu yüzden teknolojide ilerledikçe ve daha fazla seçim şansımız oldukça dikkatli ve saygılı davranmalıyız.

Ama bunların hiçbiri yakında olmayacak.

CRISPR ne kadar güçlü olsa da, hala tamamiyle kusursuz değil.

Yanlış düzenlemeler DNA’nın herhangi bir yerinde yabancı hatalara yol açabilir ve fark edilmeden devam edebilir.

Gen düzenleme beklenen sonucu verebilir—hastalığı devre dışı bırakmak.

Ama bazı istenmeyen değişikliklere de sebep olabilir.

Genlerin karmaşık işleyişini henüz bilmiyoruz, bu yüzden de tahmin edilemeyen sonuçlardan kaçamıyoruz.

Kusursuzluk üzerinde çalışmak ve metodları izlemek insanların büyük endişelerden biri.

Aydınlık bir geleceği tartıştık şu ana kadar ama karanlık bir gelecek de bizi bekliyor olabilir.

Kuzey Kore gibi bir devletin genetik mühendisliği kucakladığını hayal edin.

Devlet deneklerin genini düzenlerken sonsuza dek kendi kurallarına mı uyabilir mi?

Totaliter rejimi ne durdurup süper-askerle yapılmış bir ordu yapabilir?

Teoride bu yapılabilir.

Böyle senaryolar gerçekleşecek olsa bile geleceğin çok daha uzağında olacak.

Ama bu konseptin en büyük kanıtı, böyle bir mühendislik zaten şu an var.

Teknoloji gerçekten o kadar güçlü.

Bu genetik düzenlemeyi ve ilgili araştırmayı banlamak için cazip bir sebep olabilir ama bu kesinlikle büyük bir hata olurdu.

İnsan genetik mühendisliğini banlamak bilimi sadece

yargısı ve bizim rahatsız olduğumuz kuralları olan bir yere göç etmeye sürükler

Sadece iş birliği ile daha fazla araştırmanın dikkat, amaç, gözetim ve şeffaflık ile yönetildiğinden emin olabiliriz.

Hala rahatsız hissediyor musun?

Çoğumuzun onlarla ilgili bir sorunu var.

Önümüzde yatan gelecekte var olmaya iznimiz olacak mı?

Teknoloji kesinlike biraz korkunç, ama kazanacak çok şeyimiz var.

Ve genetik mühendislik uzaydaki zeki türlerin doğal evriminin sadece bir basamağı olabilir.

Hastalığı yok edebiliriz.

Yüzyıllar boyu süren bekleyişten sonra hayatlarımızı uzatabilir ve yıldızlara yolculuk edebiliriz.

Konu bu olduğunda küçük düşünmeye gerek yok.

Genetik mühendislik hakkındaki fikirlerin ne olursa olsun, gelecek ne olursa olsun gelecek.

Asıl delice olan şey bilim kurgunun bizim yeni “gerçeğimiz” olacak olması–

tamamen imkanlarla ve zorluklarla dolu bir gerçeklik.

Bunun gibi video’ları patreon.com’dan gelen bağışlar olmadan yapmak imkansız.

Eğer karışık şeyleri anlatmamıza yardımcı olmak ve belki de kendi kuşunu bulmak istiyorsan, buradan yapabilirsin.

Eğer CRISPR hakkında daha fazla şey öğrenmek istiyorsan, açıklama kısmına kaynakları ve daha fazlasını koyduk.

Bunun gibi daha fazla video’lar için takip edin.

Eğer video geldiğinde bildirim almak istiyorsan, bizi buradan takip edebilirsin.